Buradasınız

Cinsel Şiddete ve Tecavüze Maruz Kalanlara Klinik Yaklaşım ve Bakım Eğitimi, 16-20 Ekim 2017, Ankara

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Türkiye ofisi, Sağlık Bakanlığı ve Ankara Doğumevi Eğitim ve Araştırma Hastanesi ortaklıklığı ile ve Avrupa Birliği Sivil Koruma ve İnsani Yardım (ECHO) finansal desteği ile, “Cinsel Şiddete ve Tecavüze Maruz Kalanlara Klinik Yaklaşım ve Bakım” eğitim serisinin ilkini Ankara’da, 16 Ekim 2017 tarihinde yaptı. 

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu, İnsani Yardım Programı, Cinsel Sağlık ve Üreme Sağlığı Uzmanı Dr. Behire Özek, Sağlık Bakanlığı Kadın ve Üreme Sağlığı Daire Başkanlığı liderliğinde şekillenen bu eğitime, 7 farklı ilden gelen uzmanlar katılım gösterdiğini söyledi. Dr. Özek, bu eğitimin bir başlangıç olduğunu, önümüzdeki bir yıl yoğun bir çalışmayla, hastanelerde cinsel şiddet ve tecavüze klinik yaklaşım ve bakım merkezlerinin açılmasının ve konu hakkında sunulan servislerin yaygınlaştırılmasının hedeflendiğini söyledi. Yaptığı açılış konuşmasında Dr. Özek, cinsel şiddete ve tecavüze maruz kalanlara yönelik olarak sunulacak sağlık servislerinin herkes için ulaşılabilir olmasının gerektiğinin altını çizdi. Dr. Özek, bugün yapılan eğitim ve gelecekte yapılacak çalışmalarla, cinsel şiddet ve tecavüze maruz kalanlar için sağlık, yasal, sosyal ve psikolojik destek konularının ana prensipleriplerinin neler olması gerektiği, konu hakkında savunuculuk yapılması ve gerekli yasal güncellemelerin ve güçlendirmelerin yapılmasının amaçlandığı da ekledi. 

Avrupa Birliği Sivil Koruma ve İnsani Yardım (ECHO) Teknik Asistan’ı Reza Kasrai, yaptığı açılış konuşmasında “Avrupa Birliği, UNFPA Türkiye ofisinin çalışmalarını ve uygulayıcı ortaklarını destekleyerek, cinsel sağlık ve üreme sağlığı konularında destekleyici servislerin sunulması ve Türkiye’deki 30 Göçmen Sağlığı Merkezleri’nde toplumsal cinsiyet temelli şiddete maruz kalanlara servis ulaştırılmasna imkan sağlar. Bir kısmınız, bu Kadın Sağlığı Danışma Merkezleri’nde, ön saflarda çalışıp, sunulan bu servislerin amacı kadınları ve kız çocuklarını korumak olduğunu biliyoruz ki bu alanlar kadınların kendi geleceklerini inşaa etmek için güvenli bir çevre sunuyor. Kimse cinsel şiddete maruz kalmamalı; özellikle savaştan kaçıp, kollarını cömertçe açan Türkiye’ye gelmiş olanlar. Bu nedenle, cinsel şiddete maruz kalmış olanların nereye nasıl başvurabileceklerini bilmeleri işte bu yüzden çok önemli. Bu kişiler, sizin gibi profesyonellerin hizmet sunduğu doğru ve kaliteli servis veren merkezlere, Ankara’da, Bursa’da ya da Hatay’da olsun, ulaşabilmeli.” 

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Türkiye Temsilcisi Karl Kulessa, yaptığı açılış konuşmasında, bu eğitimin genel olarak amacının sağlık alanında yönetici görevinde bulunanların, ihtiyaç duyulan bilgi ve yetileri kazanmaları ve böylece cinsel şiddete ya da tecavüze maruz kalmış olanlara uluslararası standartlarda servis sunabilmesi hedeflenmektedir dedi. Kulessa yaptığı konuşmada "cinsel şiddet ve tecavüz vakalarının klinik yönetimi oldukça hassas bir konu. Türkiye yıllardır bu servisi başarıyla sunuyor. Ancak, Türkiye'nin değişen şartları düşünüldüğünde, tıp ve teknik yaklaşımlardaki ilerlemeler göz önüne alındığında, özellikle Suriye krizinden sonra, bu alanda revizyona ve güncellemeye gerek görüldüğünü" söyledi. Kulessa, Türkiye’de halihazırda var olan sağlık servislerin mülteci gruplarına ulaştırılması için gösterilen bir çabanın parçası olan bu eğitime katılanlara teşekkür etti. Kulessa, aynı zamanda, finansal destek sunan Avrupa Birliği Sivil Koruma ve İnsani Yardım (ECHO) ofisine ve değerli katkı ve ortaklığı nedeniyle de Sağlık Bakanlığı’na teşekkür etti.

Sağlık Bakanlığı Kadın Üreme Sağlığı Daire Başkanlığı’ndan Dr. Sema Sanisoğlu, eğitim programının açılış konuşmasında, “Biz kendi ülkemizde sunduğumuz sağlık hizmetlerini, Suriyelilere de ulaştırmaya çalışıyoruz. Bizim gayemiz üreme sağlığı hizmetlerini Suriyeli göçmenlere götürebilmek. Bu eğitimin en önemli çıktısı olarak, her hastanede konu hakkında hizmet sunan merkezleri hayata geçirmek olacaktır.” dedi.

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA)

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), 1969 yılında kuruldu ve dünya çapında nüfus konusunda uluslararası finansmana sahip en büyük yardım kaynağı olan UNFPA, sürdürülebilir kalkınmayı destekleyen politikalar ve stratejiler oluşturulması konularında 150’yi aşkın ülkede faaliyet göstermektedir. Çalışmalarına proje temelli olarak başlayan Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), 1971 yılından bugüne Türkiye’de; üreme sağlığı, toplumsal cinsiyet eşitliğinin desteklenmesi; kalkınmayla ilgili verilerin toplanması, kullanımı ve yaygınlaştırılmasının artırılması, ve insani yardım konularında çalışmalar yapmaktadır. Bu çerçevede ilk Ülke Programı 1988 yılından 1992’ye kadar sürmüş, şu anda ise Altıncı Ülke Programı (2016-2020) yürütülmektedir.

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), her gebeliğin istenilen gebelik olduğu, her doğumun güvenli gerçekleştiği ve her gencin içindeki potansiyelini ortaya çıkarabildiği bir dünya için çalışır. UNFPA, bu hedefe ulaşabilmek için, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nden (SDG) özellikle 4 tanesine yoğunlaşmıştır; SDG 3:Sağlıklı Bireyler, SDG 4: Nitelikli Eğitim, SDG 5: Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve son olarak SDG 17: Hedefler için Ortaklıklar

Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Sosyal Medya Hesapları:

Facebook: UNFPA.Turkey  Twitter: UNFPATurkey  Instagram: unfpa_turkey  YouTube: UNFPATurkey